“Bir hayalim var” Amerikalı aktivist Martin Luther King’in 28 Ağustos 1963’te Washington’da sivil ve ekonomik hakların elde edilmesi ve ırkçılığa son verilmesi için “Washington Yürüyüşü”nün ardından 200.000 kişinin karşısında yaptığı tarihi konuşmadır.
King bu konuşmasında her konuya “bir hayalim var” diyerek başlar ve özetle “Amerikan rüyasına, insanların eşitliğine, köle ve sahiplerinin bir araya gelebileceğine, özgürlük ve adalete, insanların karakterlerine göre değerlendirilmesine, siyah-beyaz ayrımının yapılmamasına, insanlara getirilen engellerin kaldırılması gerektiğine, birlik ve beraberliğe, mücadele etmeye, farklı dinlere mensup insanların bir arada yaşayabileceğine” olan inancını ve idealini vurgular.
King’in yaptığı konuşma, bizim de bir hayalimizin olması gerektiğini düşündürdü bana. Neden olmasın? Özellikle başta gençlerimiz ve çocuklarımız olmak üzere toplum olarak hayal kurmaktan uzaklaştık, hatta hayal kurmayı unuttuk. Oysa hayal kurmak; bu dünyada, bütün insanlık için, ülkemiz, ailemiz ve kendimiz için arzu ettiğimiz, olması muhtemel ya da imkânsız her şeyi düşünmek ve onu hayata geçirmeyi hedeflemektir. Büyük Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk de Türkiye’yi “Muasır Medeniyet (çağdaş uygarlık) seviyesine çıkarmak” gibi büyük bir hayalin peşinden koşmuş, onun için çalışmış, Cumhuriyet’i emanet ettiği gençlerin de o hayalin peşinden gitmesini hatta daha yükseklere çıkarmasını arzu etmiştir.
Eminim herkesin hayalleri vardır gerçekleşmese bile sık sık aklından geçirdiği… Benimkiler daha çok ülkemizle, insanımızla, çocuklarımızla, geleceğimizle ve yaşamımızla ilgili… İşte birkaçı:
Bir hayalim var; ülkemizin gelecekte bilimde, sanatta, ekonomide, sporda, sanayide, tarımda en önde gelen söz sahibi ülkeler arasına girmesi için eğitimde devrim yapılsın. Çocuklarımız kendilerine verilen metinleri ezberlemek ve test çözmek yerine, öğrenmeye, sormaya, sorgulamaya, yapmaya, araştırmaya ve ifade etmeye yönelik eğitim programlarından geçirilsin. Ülkemizin adı bütün uluslararası test ve değerlendirmelerde ilk üçte, en az on üniversitemiz dünya üniversiteler sıralamasında ilk yüzde olsun.
Bir hayalim var; özellikle tarım ve sanayide bilimsel yöntemlerle ve teknolojinin imkanları kullanılarak yoğun üretim programları başlatılsın, işsizlik, borç, açlık, fakirlik, yoksulluk, açlık gibi terimler hayatımızdan çıksın.
Bir hayalim var; sporcularımız olimpiyatlarda ve dünya şampiyonalarında madalya törenlerinde milli marşımızı defalarca bütün dünyaya dinletsin. Özellikle uluslararası müsabakalarda bütün dünyanın heyecanla takip ettiği, ülkelerin tanıtımına ve ekonomilerine büyük katkı sağlayan otomobil yarışları, tenis, körling, snooker, kayakla atlama, buz pateni, bisiklet, atletizm, yüzme gibi branşlarda onlarca, yüzlerce sporcumuz olsun.
Bir hayalim var; her yıl farklı bir dalda uluslararası sanat etkinliği ülkemizde düzenlensin. Dünyaca tanınan, bilinen sanatçılar ülkemize gelsin, yine dünyanın tanıdığı sanatçılarımızla birlikte yapılacak etkinlik günlerce, aylarca bütün dünyanın gündeminde kalsın.
Bir hayalim var; doğamız, havamız, suyumuz, toprağımız, bitki ve hayvanımız hepimize her şeyi verecek yeterlikte, büyüklükte ve zenginlikte... Her yurttaş ona sahip çıksın, kirletmekten, tahrip etmekten ve bilinçsizce tüketmekten uzak dursun.
Ve tabii ki en büyük hayalim; günlük basit ve anlamsız kavgalar son bulsun. Dini, mezhebi, etnik aidiyeti, görevi, makamı, rütbesi ya da kaşı, gözü, saçı, boyu, posu ne olursa olsun bütün insanlarımız, çocuklarımızın ve ülkemizin geleceği, mutluluğu ve huzuru için çalışsın. Kadınlar korkmasın, çocuklar ürkmesin. Kimse kimseye ve hiçbir şeye muhtaç olmasın. Kaybetmek üzere olduğumuz saygı, sevgi, güven, hoşgörü, dostluk, arkadaşlık, yardımlaşma, dayanışma ve huzur ülkemizin her karışında hâkim olsun.