SAMET EKER
Teknoloji ve sosyal girişimci olan Arda Aslan koordinatörlüğünde TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi’nde yer alan Garaj içerisinde bulunan Dijital Çağ Atölyesi 5 yıldır çocukların hayatına dokunmaya devam ediyor. Robotik tasarımlardan, kodlamaya kadar geleceğin birçok teknolojik alt yapısını uluslararası geçerli eğitimlerle 7-15 yaş arası çocuklar öğrenme imkânı yakalamış oluyor. Dijital Çağ Atölyesi çocuklara ulaşmak ve kendilerini anlatmak için 5. Verimlilik ve Teknoloji Fuarı’nda ziyaretçilerini bekliyor.
“DÜNYANIN İLK GÜVENLİKLİ METAVERSE HARİTASI”
900’ün üzerinde çocuğu mezun ettiklerini ve 8 binin üzerinde çocuğun hayallerine dokunduklarını söyleyen Dijital Çağ Atölyesi Koordinatörü Arda Aslan, sözlerine şöyle başladı: “Çeşitli yarışma, etkinlik ve fuarlarla bunu gerçekleştirdik. Tabii ki bununla birlikte Ankara’da doğru yolda olduğumuzu ispat ettiğimizi düşünüyoruz. Türkiye geneli de ArfBot isimli bir çocuk Google’ı projesi yürütüyoruz. ArfBot çocuklar yetişkinlerin internet dünyasından arındırıp, sadece çocuklara yönelik içerik sağlayan çocuk Google’ıdır. Bununla birlikte de Türkiye’nin 81 ilinde çocuklara internetin nasıl doğru bir şekilde kullanılacağını öğretmeye başladık. Çok güzel geri dönüşler aldık. ArfBot’ un en büyük misyonlarından birisi interneti doğru bir şekilde kullanmak olduğu için, interneti doğru kullanabileceği alanlardan bir tanesi olan kodlamayı öğreten yarışmalar düzenliyoruz. Bu sene itibari ile geleneksel hale geldi. Ankara Kalkınma Ajansı’nın desteğiyle bu sene ikincisini düzenledik. 2022 TechAnkara Maker Programı ArfBot Oyun Kodlama Yarışması’nı düzenledik. Bu yarışma sonucunda Ankara içerisinde birçok çocuk kodlama eğitimi almış oldu. Bu kodlama eğitimleri ile birlikte kendi oyunlarını geliştirdiler. Çok güzel bir şekilde 300’ün üzerinde başvuru alarak yarışmayı neticelendirdik. 300’ün üzerinde başarılı oyundan bahsediyorum. Çocuklar güzel ödüllerle ödüllendirildiler. Yarışma sadece Ankara Kalkınma Ajansı’nın stratejisinden dolayı Ankara’da düzenleniyor olsa da Türkiye geneline yaptığımız videolarla birlikte hala çocuklar videolardan istifade ediyor. Güvenli internetin detaylarını öğrenebiliyorlar. ArfBot içerisinde günlük olarak yayınladığımız blog yazıları mevcut. Onun dışında bir Metaverse haritamız var. Bu haritaya dünyanın ilk güvenlikli Metaverse haritası diyebiliriz. Çünkü çocuklar bu harita içerisinde istediği yere girebiliyor ve istediği şekilde hareket edebiliyor. Bu haritanın içerisinde de çocuklar Metaverse güvenli bir şekilde erişebiliyorlar. Oyun kısmımızda çok önemli. ArfBot’ un içerisinde yine bir oyun sayfamız var. Bu oyunların içerisinde akranlarının ürettikleri veya kendi ürettikleri oyunlarla birlikte güvenli oyunlar oynayabiliyorlar. Yani biz dijital bir oyun parkı yarattık. Bu oyun parkının içerisine yetişkinlerin girmesi yasak. Sadece çocuk ruhlu olanlar girebiliyor.”
“BU YARIŞMANIN CİDDEN KAYBEDENİ OLMADI”
- Yaptığınız projelerden geri dönüşler nasıl oldu?
- Arda Aslan: Ankara içerisinde kodlamayı herhangi bir şekilde bilmeyen, oyun geliştirmeyi daha önce herhangi bir şekilde tecrübe etmemiş ya da yatkın olmayan çocuklar, bizim verdiğimiz eğitimler sayesinde ne kadar basit, yapılabilir olduğunu görerek oyun kodlama ve geliştirme alanlarına girdiler. Bir oyun geliştirmenin içerisinde sadece salt kodlama yoktur. Aynı zamanda tasarım yetenekli, üç boyutlu modelleme yetenekleri, çeşitli dijital etkinlikler olmak zorunda. Ve çocuklar aslında oyun geliştirmeye, aslında gelecek dünyada büyük bir pazara sahip olacak, oyun geliştirme yeteneklerini bugün itibarıyla bizim yarışmamız da öğrenmiş oldular. Bu yarışma ile ilgili aslında net söylenebilecek cümle şu: bu yarışmanın cidden kaybedeni olmadı. Evet kazananları ve ödül alanları oldu ama ödül almayan çocuklar dahi yarışma sayesinde oyun geliştirmeyi ve kodlamayı öğrendiler. Kendilerini çok geliştirdiler.
“MIT, ESTONYA VE LİTVANYA’DAN İÇERİKLER ALIP TÜRKÇELEŞTİRİYORUZ”
- Dijital Çağ Atölyesi diğer atölyelerden farkı nedir?
- Arda Aslan: Dijital Çağ Atölyesi diğer atölyelerden farklı. Sadece salt robotik kodlama eğitimi veren bir atölye değil, sanal gerçeklik, artırılmış gerçeklik, Web 3.0, Metaverse gibi aslında bugün yeni duyulan ama bizim dört yıl önce eğitimlerini verdiğimiz alanlar var. Peki biz bunu nasıl sağlıyoruz? Bunun en büyük sebebi MIT onaylı bir atölye olmamız yanı dünyanın en iyi üniversitesi olarak kabul edilen üniversitesinin eğitimlerini alıyoruz ve bunları Türkçeleştirip öğrencilere sunuyoruz. Bunun yanı sıra bizim eğitimlerimiz kesinlikle uluslararası. Bununla birlikte sadece MIT’ den aldığımız kısımlar değil, aynı zamanda Estonya’ dan, Litvanya’ dan da içerik alıp, burada Türkçeleştirerek çocuklarımıza gösteriyoruz. Türkiye’de yapılan ölçümler Edirne’nin ötesine geçmiyor. Ama bizden aldıkları belgelerle, eğitimlerle dünya Vatandaşı olup, dünya genelinde kabul gören eğitimler alıp sertifikalandırılmış oluyorsunuz. Şimdi de atölyemizde eğitimini tamamladığımız ve yurtdışına eğitime gidecek Stajyerimiz Ata Bayrakta var.
“4 GÜN İÇERİSİNDE KABUL EDİLDİM”
- Yurtdışına çıkmanız da ve üniversiteye kabul görmeniz de Dijital Çağ Atölyesi’nin bir katkısı oldu mu?
- Ata Bayraktar: Amerika’da ilk başta başvuru yapmak için CV’nizi hazırlamanız gerekiyor. Ben CV’mi yazdığım da yarısı Dijital Çağı Atölyesi’ydi. Normalde kabul süreci iki ay kadar sürüyor. Ben gönderdikten sonra dört gün içerisinde kabulüm geldi.
“BEN SÜREKLİ ÜRETMEYE DEVAM ETMEK İSTİYORUM”
- Ne zaman gitmeyi ve yurtdışında hangi projelere katılmayı düşünüyorsunuz?
- Ata Bayraktar: Mayıs ayında gitmeyi planlıyorum. Oradaki projelerim Ankara’da olduğu gibi büyükşehirlerde büyük işler kovalamak istiyorum. Benim amacım bu. Dijital Çağ Atölyesi’nin bana kattığı bir şey varsa eğer bu da üretime devam etmek. Ben sürekli üretmeye devam etmek istiyorum. Ben burada büyük bir potansiyel olduğunu düşünüyorum. Benim kafamdan da bir şeyler çıkabilir ve bana destek verebilecek yol arkadaşlarım olabilir. Bir şeyler üretmeye veya üreten çocuklar yetiştirmeyi, farklı amaçları sürdürmeyi düşünüyorum.
“ORADAKİ VİZYONU TÜRKİYE’YE ENTEGRE ETMEK BENİM EN BÜYÜK AMAÇLARIMDAN”
- Yurtdışına çıktığınızda Türkiye ile Amerika arasında bir köprü görevi görmek istiyor musunuz? Sonraki hayatınızı orada geçirmek istiyor musunuz?
- Ata Bayraktar: Tamamen orada kalmayı düşünmüyorum. Benim kafa yapım olarak kendimi burada daha sıcak hissediyorum. Buradaki üretimleri geliştirmeyi daha çok desteklemeyi istiyorum. Burada da insanlar çok fazla çabalıyor. Kişisel ağlarını genişletip dünyanın her yerinde tanıdıkları insanların sayısını artırmayı amaçlıyorlar. Yani uluslararası insanlar olmayı hedefliyorlar. Bunu olabilmek için yurtdışına da yelken açmak gerekiyor. Oradaki insanları da tanımak, düşüncelerini öğrenmek gerekiyor. Oradaki vizyonu Türkiye’ye entegre etmek benim en büyük amaçlarımdan bir tanesi. Bunu çok istiyorum.
“BİR GELECEĞİMİZ OLACAKSA BU DOĞA OLMADAN OLMAYACAK”
- Geleceğe yönelik planlarınız ya da üretmek istediğiniz neler var?
- Ata Bayraktar: Teknoloji kısmında dünya olarak belli bir yere geldik. Teknoloji kısmında artık varmamız gereken nokta şu: daha verimli ve daha iyi, doğaya yararlı neler kullanabiliriz. Ben bu konular üzerinde durmayı düşünüyorum. Daha verimli ve doğaya yararlı neler yapabilirim konuları üzerinde durmayı düşünüyorum. Çünkü bir geleceğimiz olacaksa bu doğa olmadan olmayacak. Tekrar eden durumları aşmamız gerekiyor.